23 Ocak 2014 Perşembe

Toyota Gibi Kokmak

21.yüzyıl insanının mabedi olan Alışveriş Merkezinde geziniyorum. Niyetim kendime bir gömlek bakmak. İlk defa gittiğim bir AVM olduğu için, içinde hangi mağazalar olduğuna dair hiçbir fikrim yok. Rastgele geziniyorum. Birden bir koku duyuyorum. Önce sadece “güzel” bir koku olduğunu hissediyorum. Fakat bu bile kokunun olduğu yöne doğru dönmemi sağlıyor. Vitrinlere bakarak ilerliyorum ve koku da daha fazla belirginleşiyor. “Yoksa” diyorum içimden. 10 metre daha yürüyünce artık emin oluyorum. Kafamı kaldırıyorum ve uzun saçlı denizkızı bana gülümsüyor. O benzersiz kahve kokusunu nerede olsa tanırım.

Tabi ki hepiniz Starbucks’tan bahsettiğimi anladınız. Starbucks, duyusal pazarlamayı en iyi kullanan markalardan biri. Müzik, renkler, ışıklar bir yana mağazadan yayılan o muhteşem kahve kokusu tıpkı benim gibi tüm dünyada milyonları etkiliyor.

Kokunun markalaşmadaki önemini dünyada ilk fark eden şirketlerden biri Singapur Havayolları. Şirket, 1970’li yıllarda kendine özel bir parfüm üretiyor. "Stefan Floridian Waters" adı verilen bu esans, hem personel kıyafetlerinde, hem de yolculara sunulan sıcak havlularda kullanılıyor. Koku elbette tescilli. Taklit edilemeyecek kadar özgün. Bu yüzden hayatında en az bir kere Singapur Havayolları ile uçmuş bir kişi bu özel kokuyu hemen tanıyor.

Bu konuda daha birçok örnek vermek elbette mümkün. Koku duyusunu pazarlamada kullanmanın faydaları her geçen gün daha iyi anlaşılıyor. Her şeyden önce kokunun algılarımızı nasıl etkilediği bilimsel bir gerçek. Gerard Zaltman “Müşteriler Nasıl Düşünür” isimli kitabında şunları söylüyor: "Koku ve diğer duyular beynin limbik sistemine entegre edilmiş durumda. Görsel tetiklemelerde bu deneyimler yeniden yaşanıyor, hatırlatılıyor. Mesela taze çekilmiş bir kahve reklamını gören izleyicinin koku duyuları çalışıyor ve bu deneyimi özlemle hatırlıyor."

Türkiye’de bu iş çok yaygın değil. Elbette birçok giyim mağazası, müşterilerini etkilemek için özel parfümler kullanıyor ancak hiç biri ayrıt edici ve tescilli değil. Kokusu en belirgin markamız burunları sızlatan nemli koli kokusuyla BİM!

Yeni sloganı ‘İyinin de iyisi’ ile iddiasını ortaya koyan Toyota ise Türkiye’deki tüm Toyota plazalarda kullanmak üzere özel bir koku üretmiş. Yaklaşık 9 aydır üzerinde çalışılan ve anketler yoluyla Toyota plazalarına gelen müşteriler ve çalışanlar tarafından test edilen kokulardan en beğenileni, Toyota kurumsal kokusu olarak belirlenmiş. Alkol içermeyen ve tamamen doğal esansların karışımı sonucunda üretilen Toyota’nın çiçeksi kokusu; biber, gül, yasemin, kakule ve kişniş esansından elde edilmiş. “Toyota’nın kurumsal kokusu” yazarken bile bir pazarlama profesyoneli olarak çok heyecanlandım. Bu kokunun tepedeki birkaç yöneticinin zevkine göre değil de bizzat Toyota sahiplerinin beğenisine göre seçilmesi de oldukça şık olmuş.

Islak mendil, karton araç kokusu, bambulu özel ev parfümü, oda parfümü, oto parfümü ve koku giderici sprey olarak da sunulacak bu koku, Toyota’nın kimliğine eminim ki apayrı bir boyut kazandıracak. Marka, özel kokusuyla daha bir ete kemiğe bürünecek, ayrışacak ve ilgi görecek. Dahası, Toyota sahiplerinin markaya olan aidiyetini artıracak. Araba bakmak için Toyota Plazaları ziyaret eden potansiyel müşterilerin bilinçaltına olumlu mesajlar verilecek. İletişimde kullanılabilecek şahane bir enstrüman olduğunu da unutmamak gerek. Kokulu ürünlerden elde edilecek ekstra maddi kazanç da cabası.

Nereden bakılırsa bakılsın olumlu ve iştah açıcı bir uygulama. Toyota’yı tebrik etmek gerek. Darısı, koku duyusunu kullanmanın önemini bir an önce fark etmesini beklediğimiz markaların başına…


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder