14 Ekim 2012 Pazar

SERDAR ERENER BALI




         Evet gerçekten var böyle bir bal türü. Serdar Erener'in Türkiye'nin en başarılı reklamcılarından biri olduğunu inkar etmek için söylemiyorum bunu. Aksine, çoğu zaman insanın kendi şansını kendisinin yarattığını düşündüğüm için, emeğin ve başarının şansı da beraberinde getirdiğine inandığım için söylüyorum.

         Geçtiğimiz hafta "milli gururumuz" Türk Hava Yolları'nın reklam filmi tüm Tv kanallarında aynı anda ekranlarımıza geldi. THY'nin dünyanın en fazla ülkeye (90 ülke) uçan havayolu şirketi olduğunu anlatan, bunu anlatmanın yolunu da dünyanın dört bir yanındaki insanlara İstiklal Marşımızı çaldırmakta bulan Alametifarika Reklam Ajansının hazırladığı reklam, daha şimdiden son yılların en çok konuşulan reklamı olarak aklımıza kazındı. Serdar Erener'in esas "alametifarika"sı bu değil midir zaten? Markasının hep yüksek sesle konuşmasını/konuşulmasını isteyen işadamlarının favori reklamcısıdır Serdar Erener. Yine öyle oldu. Bir reklam yaptı ve günlerdir konuşuyoruz.

          Reklamı ilk izlediğimde açıkçası soğuk bakmıştım. Reklamlarda milliyetçilik öğesinin kullanılmasını sevmediğimden eleştirmiştim de. Ancak daha sonraki izleyişlerimde reklamın estetik boyutu ilgimi çekmeye başladı. Muazzam bir yönetmenlik ve post prodüksiyon var reklamda. Yönetmen Bertan Başaran'a ve PTT Film ekibinin emeklerine sağlık. Yine de bu reklamın yurtdışında gösteriminin sıkıntılı olacağını düşünüyordum. Sonuçta çalınan milli bir marş. Empati kuralım. Yunan Hava Yolları bu başarıyı yakalasaydı ve reklamında bir Türk'e Yunan milli marşını çaldırsaydı, bu reklam da Türk Televizyonlarında yayınlansaydı ne tepki verirdik? Ancak Serdar Erener'in açıklamasıyla durum netleşti. Reklam yurtdışında bu haliyle yayınlanmayacak. Aynı insanlara "We are Turkish Airlines. We are globally yours" jingle'ı çaldırılmış. Yurt dışında o şekilde yayınlanacak. Mantıklı. Yani bu reklam, tamamen Türk halkının gururunu okşamak için yapılmış, Türk'ün Türk'e propagandası şeklinde özetleyebileceğimiz bir iş.

          Yazının başlığındaki bal nereden geliyor peki? Şuradan geliyor efendim; Serdar Erener'in en önemli kampanyaları hep konjonktürle uyumlu oluyor. Suriye'yle yaşadığımız gerginlik ortada, neredeyse savaş çıkacak. Dolayısıyla milli duygularımızın kabardığı bir dönemden geçiyoruz. Tam böyle bir dönemde bu reklam... Reklamın yayınlandığı akşam o gazla neredeyse Suriye'ye girecektik !

         
        Bundan yaklaşık 10 yıl önce de böyle olmuştu. Irak'ta askerlerimizin başına çuval geçirilmişti. Bunu kaldıramamış, çok kızgın bir Türk halkı vardı. Tam o dönemde Cola Turka'nın lansman reklamı yayınlandı. Reklamda, Cola Turka içen Amerikalılar adeta Türkleşiyor. Türk gibi muhabbet edip, Türk gibi davranıyorlardı. Bu reklamın arkasındaki isim kimdi dersiniz? O dönemde Y&R Reklamevi'nin başkanı olan Serdar Erener olmasın sakın!

         Buna şaşırmamak gerek aslında. Bence ve bu işe kafa yoran birçok insana göre Serdar Erener, Ali Taran, Hulusi Derici gibi isimler Türk toplumunu çözmüş kişilerdir. Milliyetçilik bu toplumda her zaman iş yapar. O yüzden Serdar Erener, "pozitif milliyetçilik" olarak tanımladığı bu tür işleri yapmaya devam edecektir.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder